15 Kasım 2011 Salı

Süpürge.


   Kendini bulmak için bir yolculuğa çıkmıştı kadın. Bu zamana kadar herkes tarafından üzerine yapıştırılmış kimliklerden sıyrılıp salt kendi olmak istemişti. Tüm acılarını göğüslemeye de razıydı. Fena gitmedi yolculuğu. Bir sabah gözlerini açıp tavana baktığında rüyasını hatırlayana kadar... Önünde geçmişe ait koca bir kütle vardı, ne kadar süpürürse o kadar yenisi ekleniyordu. Etrafı, kırılan süpürgelerle dolmuştu, nefes nefeseydi. Uyumaktan korkuyordu, kafasındakiler bir bir dökülecek diye. Sonra kadın, bir duvara yaslandı, dinlenmeliydi bir süreliğine. Uyku yavaş yavaş yaklaşıyordu ona, onunla birlikte rüyalar da.

   Kadın her gece güzel rüyalar görmek için yattı uykusuna, her gece üzerine yapıştırılmış kimlikleri gördü. Kendini görmek için yalvardı dualarında. O, gene başkalarını gördü. 

   Bulmadı kendini.
   Süpürmeye devam etti. 

2 yorum:

  1. Bu yazidan gecen 10 yilda hayat nasil degisti,10 yil once iyu olmak icin sildiklerin ise yaradi mi. gercekten guzel bir ruyada misin yoksa yalan mi hala! Focanin verdigi huzur ruha sirayat ediyor mu her daim. Peki cebeci mi guzel odtu mu 10 yil sonunda. Hic bir sey 2011 yazi gibi guzel degil mi yoksa

    YanıtlaSil