4 Aralık 2011 Pazar

Duvar.


   Bütün gece Dustin O'Halloran dinleyerek uyudum. Uzun süredir Dustin dinleyerek uyumadığımdan mı, yoksa ruh halimin garip olmasından mı bilinmez, uykunun garip bir halindeydim. Oldukça da mutluydum. Rüyalar ilk defa iyi geldi bana. Gerçek hayatımın kabusu olmadılar. (Bir şeyler iyi gidiyor gibi)

   Fakat, aniden uyandım gecenin orta vaktinde. Saate bakmadım, ama bence 03.15'ti saat. Yani o zaman diliminin içerisindeki ruh halim tam olarak 03.15'e aitti. Bilgisayardan hafif bir ışık geliyor, müzik çalmaya devam ediyordu. Hemen bir adım atıp uykunun içine düşmezsem, bütün gecem uyuma çabalarıyla geçebilirdi. Her şeyi göze alarak, vücudumun içinde kaybolduğu yorgandan çıkardım kolumu, göğsümü, boynumu ve küçük bacaklarımı karnıma olabildiğince yaklaştırarak yatakta öylece kala kaldım. Sadece bilgisayardan ve penceremin hemen dışındaki sokak lambasından gelen ışık aydınlatıyordu tüm odayı. Karşımdaki duvara diktim gözlerimi ve aklıma bir an gülümseyerek şu geldi: Ne yaparsan yap, ışık huzmelerinden kaçamayan bu duvarlar gibi kaçamayacaksın insanlardan. Nasıl ışık olmadan görülmüyorsa bu duvar, onun varlığı konusunda şüphe duyuyorsan, diğerleri olmadan da var olamayacaksın. Ama onlar senin aynan oldukça, sen onlardan kaçıyorsun. Onlar seni var ettikçe salt kendi halleriyle, sen koşuyorsun, kendi görüntüne bakmaktan korkuyorsun. Ne çok öfke var bedeninde, kendine dair. Aynaların yansıttığı binlerce senden nereye kadar...

   ...diye düşünürken, kolumdan tutup beni bir şey çekti uykunun ta diplerine. Ne olduğunu anlayamadım,  çıkmak da istemedim diplerden. Ne kadar süre kaldım bilemiyorum, ama gözlerimi açtığımda, bu sefer gün ışığı aydınlatıyordu tüm odayı. Gülümsedim, uzun süre gülümsedim. Güzelce bir gerindim ve duvarlara baktım. Aklıma hiçbir şey gelmedi, sadece baktım. Hala Dustin çalıyordu. Yorganı attım üstümden, hava tanecikleri tek tek değmeye başladı tenime. Kalktım ve tuvalete gitmek için kapıya yöneldim.

   Duvara asılı olan aynadan biri bana bakıyordu, çok tanıdık geldi, çıkaramadım. Sonra gittim yüzümü yıkadım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder