27 Aralık 2011 Salı

Ben(lik)sizlik Hali.


-Emin ol elimden geleni yapıyorum.
-Ama hep başa sarıyorsun, farkında mısın?
-Kolay değil, biliyorsun.
-Biliyorum, seninle aynı şeyleri hissediyoruz.
-Neden o zaman suçluyorsun hala beni.
-Başka kimi suçlayabilirim.
-Onları.
-Onlar, küçük figüranlardan başka bir şey değil. Başrol oyuncusu sensin ve sürekli yanlış oyunu oynuyorsun.
-Neden hatırlatmıyorsun bana kendini arada, perde arkasından...
-Sen beni kaybedeli çok oldu. Şimdi bulmak için çabalıyorsun. Ama gene yanlış yerlerde arıyorsun.
-Çok yoruldum. 
-Biliyorum.
-Hatırlamaya çalışmaktan yoruldum. Yanlışlardan yoruldum.
-Biliyorum.
-Yardım et bana!
-Beni bulmadan sana yardım edemem.
-Bulamazsam...
-Bulamazsan... Üzgünüm, elimden bir şey gelmez. Kendini bulmak, senin işin. Bu zamana kadar işini başkalarının üzerine yıktın, onları kandırdın, kendini kandırdın. "Ben"i bul. Ancak beni bulduğunda sana yardım edebilirim. Ancak o zaman bir "ben" olabilirsin. Üzerinden şu çöplükten bulduğun kimliğini çıkart ve sana ait olanı giy. Leş gibisin. Sana bakamadığım için kaçıyorum ben de senden. Şimdilik bu kadar yeter. Elimden geleni yaptım senin için, bundan sonrası senin işin.
-Ben... Hala sen diyorsun bana. Ben, hatırlayamıyorum neydim ben?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder