18 Temmuz 2012 Çarşamba

Yeni ev.

   Yeni evimizden, yeni odamdan bildiriyorum.

   Kocaman bir pencerem, güzel bir manzaram var. Yatağımı pencereme dayadım. Böylece yatağımda kitap okurken, gökyüzüne daha yakın hissediyorum kendimi. Hem geceleri yatarken Atakule'nin ışıklarını gece lambası olarak kullanıyorum, ayı falan izliyorum. Rüzgar ağaçların yapraklarını sallarken çıkan o dalga sesiyle uyuyorum her gece. 

   Bu ev iyi gelecek bana biliyorum. Sevdiğim insanlarla paylaşacak çok şeyim olacak bu evde. Yüzümde saf ama huzurlu bir gülümseme var sürekli. Evet, gerçekten iyiyim, mutluyum ve de huzurluyum.

   Bu mutluluk ve huzurda sadece evin etkisi yok tabi. O'nun da etkisi büyük. Uzakta şimdi. Ama az kaldı dönmesine. Rüyalarımda hasret gideriyorum O'nunla. 

   Birbirimize iyi geliyoruz sanırım biz. Yani O'nunla biz olmak güzel bir duygu, doyamadığım bir duygu, özlediğim bir duygu... Özlüyorum O'nu, ama O'nu özlemeyi seviyorum. Yorucu özlemlerden değil çünkü bu. Küçük bir çocuk nasıl doğum günü hediyesini almak için sabırsızlıkla ve heyecanla beklerse, ben de onu beklerken böyle hissediyorum işte. 

   Özetle, iyiyim bu aralar. Ve biliyorum ki, daha da iyi olacağım.
   O'nun da dediği gibi; her şey çok güzel olacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder